Beyaz yakalılar tatillerini tam anlamıyla keyifli geçirmek konusunda (mavi yakalılara göre) zorlanıyorlarmış.
Neden acaba?
Şu sebeplerden olabilir mi?
Minimum eleman – maksimum iş etkisi : Son zamanlarda az adamla çok iş yap(tır)ma (yani şu meşhur “verimilik” hikâyesi) modası gereği büyük şirketlerde işler genellikle artık daha talepkâr ve yüksek stresli oluyor. Biriken stres ve iş yükü acaba tatillerde bile zihinsel olarak işlerden kopmanızı zorlaştırıyor mu? Bekleyen görevlerle ilgili düşüncelerin sürekli olarak zihirlerinizde dönmesi veya ah! o geride kalma korkunuz..! Tatili keyifle geçirmenizi engelliyor olabilir (mi?)
İşkolik kültür :Birçok sektörde, uzun çalışma saatleri ve sürekli erişilebilir olmak maalesef sadakat ve başarı belirtisi olarak görüldüğünden işkolik bir kültür yaratılmakta. Bu kültür, tatil yaparken dahi işlerden tamamen kopmanız konusunda suçluluk veya baskı hissetmenize neden oluyor diyebilir miyiz?
Korkunun tatile faydası yok : Her şeyi iş yerlerine yıkmayalım. Siz beyaz yakalı profesyoneller de bu konuda az kusurlu sayılmazsınız. Neden mi? Kabul edin, (çoğunuz) çok hırslınız ve yüksek kariyer hedeflerine sahipsiniz; hep önde veya en azından göz önünde olmaya çalışmıyor musunuz? Bu istek, önemli fırsatları, terfileri vesaire kaçırma korkusu yaratmıyor mu sizde? Hele hele tatillerde bile çalışan meslektaşlarınız (dürüst olun, aslında ‘rakipleriniz’) olduğunu gelen maillerden veya WhatsApp mesajlarından vesaire anladığınızda o korku, tam anlamıyla işten kopmanıza ve zamanınızı maksimum keyifle geçirmenize engel olmuyor mu?
Lanet olası dijitallik..! Trend olan bu işkoliklikle dijital teknoloji birleşince, sürekli olarak e-postalarınıza ve bildirimlere erişiminiz oluyor (hele ki, yurt dışıyla sıkı sıkıya bağlı bir iş yapıyorsanız onlar sizin bayram tatilinizi bitirmenizi bekleyemez sanıyorsunuz) o zaman da iş ve özel yaşam arasındaki sınırlarınız bulanıklaşıyor. Dijital olarak işten kopmada zorlanınca, e-postaları kontrol etmek hatta onlara cevap vermek gibi dürtülere karşı koymakta da zorlanıyorsunuz. Aslında işten dijital olarak kopmadığınızda zihnen ve bedenen de kopamadığınızın farkında mısınız?
Lafı daha fazla uzatmayalım. Özet olarak beyaz yakalı işkolik arkadaşlardan ricam : Ara vermenin değerini bilin. Eşinizin, dostunuzun çocuklarınızın zorlamasıyla değil, bilinçli bir şekilde dinlenme aktivitelerine zaman ayırın. İşten kopamama bahaneleri yaratmayın. Belki de tipik bir beyaz yakalıya şöyle dersem daha cazip gelir: Yeniden şarj olmakiçin doya doya tatil yapın. TAAA-TİLLL
Hepinize iyi bayramlar…