İşin Sırrı Dengede…

Kendinizi kurumsal hayatın acımasız koşturmacasına kaptırıp giderken ayarı kaçırmadığınızı umuyorum.

Ben de yoğun dönemlerden geçerken bazen onlarca topu aynı anda havada tutmaya çalışan cambazlar gibi hissederdim. Üstelik de aynı anda bir bisikletin üzerinde giderken topları havada tutmaya çalışırdım sanki. İçimden bir ses, tek bir topun bile düşmesi hâlinde diğer tüm topların düşüp dağılacağını söylerdi. Ve aynen bisiklet sürerken olduğu gibi dengemi korumak için durmak yerine aksine sürmeye devam etmek zorundaymışım gibi hissederdim hep.

Yıllar geçtikçe anladım ki, bu cambazlığı hasarsız sürdürmenin olmazsa olmazı çok ve sürekli çalışmak değil, iş-yaşam dengesini iyi kurmakmış.

Siz de hangi işte çalışıyor olursanız olun, iş yerinizin sizden beklediklerinden bağımsız olarak -hatta onlara inat- diyeyim, mutlaka size uygun sosyal programlar oluşturmaya çalışın. Özellikle bu tanımlamayı, “program” kelimesini kullanıyorum çünkü sosyalleşmeniz rastgele olmamalı. Nasıl ki, iş yerinizle ilgili her önemli aktiviteyi, her toplantıyı planlıyorsunuz kendinize ayırdığınız zaman içindeki aktiviteleri de planlayın. Bu, bir spor salonu rutini, bir tempolu yürüyüş, belli aralıklarla sinemaya gitmek veya başka bir sanat aktivitesini televizyon ekranından değil canlı izlemek olabilir. Ne bileyim, arkadaşlarınızla düzenli kahve buluşmaları bile olabilir. Yeter ki planlayın ve gerçekleştirin. Egzersizler, hobiler, (yalnız yapılan hobilerin avantajına başka bir yazıda ayrıca değinmem gerek) sevdiklerinize zaman ayırmak gibi faaliyetlere (sevdiklerinizle birlikteyken siz yine telefonunuzdan maillerinizi, whats-app mesajlarınızı cevaplıyorsanız benim kastettiğim ‘zaman ayırma’ o değil elbette) belli aralıklarla öncelik verin.

Süpermen bile dünyayı kurtarmakla uğraşırken ara sıra bir mola almak zorundadır… Ki, abartmayın lütfen! Siz dünyayı kurtarmıyorsunuz.

Son bir hatırlatma: Kendinize (iş yerinde güzel ve bakımlı gözükme amacının dışında) iyi bakmanın ve zaman ayırmanın sadece sizin sağlığınız için değil, aynı zamanda peşinizden sürüklemekte olduğunuz sevdiklerinizin sağlığı ve mutluluğu için de önemli olduğunu unutmayın.

Yazar: Tayfun Öneş